Oscar wilde' a göre hatalarımıza verdiğimiz isim.
Anlamaya dogru atılan ilk adım. İlk anda tam kavranamayan, zamanla, düşündükçe sindirilen, sindirildikce yerleşen, bir parçamız haline gelen, bizi biz yapan. Kazık yedikçe daha bir sağlam yerleşir bilincinize. Hayattan alabileceğiniz en sağlam dersler bütünü. Asla bu derslerden bir daha sınıfta kalmazsınız. Yenilen kazıkların, yapılan hataların ardından bünyede oluşan birikim. Mutlu bir çocuğu alıp inançsız, güvensiz, hayal kuramayan bir yetişkine dönüştüren şey. Artık ilk seferki kadar özgür olmamaktır. Her tecrübe bir çit, bir dikenli tel; etrafına çekilen. Masumiyetin ölmesi. Umudun azalması. Heybene yüklenen bir ağırlık. Saçında bir beyazlık. Dinlenemeyen bir şarkı. Okunmayacak bir kitap. Bir tereddüt. Bir mahcubiyet. Bir korku. 'Seni öldürmeyen şey güçlü kılar' der Nietzsche, haklıdır, yeter ki ölümün soyut da olabileceği unutulmasın, insanın içi de ölebilir dışı "sapasağlam" dururken.. Tecrübe sağ çıkıldığında tecrübedir, yoksa neyine yarar soğuk topraklarında ölümün? Yeter ki insan yaşadıklarından bir buluttan çıkar gibi biraz üşümüş ama ferahlamış olarak, düşerek değil, çıkabilsin.
Freud babanın tanımıyla;
"İnsanlar yavaş yavaş inanmamayı, güvenmemeyi, sevmemeyi ve kronik şüpheci olmayı öğrenir. Bu gerçekleştiğinde artık ne yazık ki çok geçtir. İnsanların tecrübe dediği şey budur.
Kalbiyle bağlantısını kaybetmiş bir insana tecrübeli denir."
Bana göre; 'Bir genç, hayatını kurşun kalemle yazdığı için yanlış yaptığında yanlışı izi kalmadan silebilir, doğrusunu üzerine yazabilir. Yanlış silindiği için tekrar yapılabilir. Ama bir yaşlı, hayatını tükenmez kalemle yazdığı için yanlışı silemez, üzerini çizer, yanına doğrusunu yazar. Yanlış üzeri çizik halde doğrunun yanındadır. Orada olduğunu hep hatırlatır. Daha az yanlış yapar böylelikle. İşte buna tecrübe denir.'
Yani, kalp ve beyin ile hareket etmek yerine g...ne giren kazıkların acısıyla hareket etme durumdur.
Asım Karaçay
Yorumlar
Yorum Gönder